Sadece Mideye Değil Duyulara da Hitap Eden Gıda Markalarının Yaratıcılıkta Sınırları Zorlayan Reklamları
Lezzetli ürünlerin tadını çıkarırken reklam dünyasında nasıl bir tat bıraktığına birlikte göz atalım. Bakalım hangisini görünce iştahınız kabaracak ya da “Tasarımcının aklını öpeyim.” diyeceksiniz.
İşte karşınızda, yaratıcılığın sofrasında öne çıkan örnekler:
Sadece 4,9 yağ olduğunu basit ama etkili anlatan Kraft’ın mayonez reklamı.
Patateslerin tahterevallisinde yokmuş gibi oturan bir mayonez damlası daha nasıl light olabilir ki? Diyet yapan ama mayonezin lezzetinden de vazgeçmeyenleri inandıracak türden bir reklam afişi olmuş diyebiliriz.
Babalar Günü için McDonald’s reklamı ince mizahı ile kel erkekleri kızdırır mı dersiniz?
Anneler Günü için aynı mizahın işleyip işlemeyeceği büyük bir tartışma konusu olurdu büyük ihtimal ama birçok babanın buna gülümsediğine eminiz. Babalara bir büyük hamburgeri hak ettirecek reklam olmuş.
McDonald’s, reklam kampanyalarında her zaman yaratıcı diyebiliriz.
McDonald’s reklam afişlerine baktığınızda hemen hemen birçoğunda düşünülmüş fikirler görürsünüz. İster aşırı yaratıcı olsun isterse de günün şartlarına ayak uydursun, reklamlarında mutlaka bir incelik var. Yaz gününde sizi serinliğin havuzuna sürükleyecek olan dondurmalar için de aynı şey geçerli.
Kimse Heinz gibi ketçap yetiştiremez.
Domatesin tarladan şişeye olması gerektiği gibi girdiğinin güzel bir örneği olmuş.
Oreo’nun süt dolu yüzme havuzu
İki pipet, bir kupa ve süt ile Oreo, bizce mükemmel bir uyum yaratmış. İçi sütle dolu olduğunu düşünebileceğimiz gibi süte bandırıp yeme alternatifi de akıllara gelebilir.
Bazen fikir kadar tasarım da önemli.
Lipton, çayların bardaklarımıza nereden geldiğini anlatırken marka sahibi Unilever’in U’sundan da faydalanarak güzel bir çalışma ortaya çıkarmış.
Bir pizza daha ne kadar büyük olabilir?
Pizza denilince hem sevilen hem de akla ilk gelen isimlerden biri olan Pizza Hut, kampanya duyurusunda pizzaların büyüklüğüne dikkat çekmek için bir futbol sahasını tercih etmiş. E bu kadar devasa bir pizza da doyurur değil mi?
Taze deniz canlısını pazarlamanın orijinal fikri
Bir restorana gittiğimizde yiyeceğimiz deniz canlılarının taze mi, yoksa buzhane mi olduğunu mutlaka sorarız. Bu restoran sorulara oldukça yaratıcı bir şekilde cevap vermiş.
Bakış açısını değiştiren reklamcılar, yaratıcı görsellerin de mimari.
Cazibenin zirvesine yerleşmiş Blue Bunny dondurmalarını görünce bu havada bile canınız istedi mi?
Bir restoran reklamı için oldukça başarılı değil mi?
“Lezzet şehri” sloganını anlatmak için her detay incelikle düşünülmüş. Topraktan fındığa, arasındaki kek katmanından binanın büyüleyici güzelliğine kadar birçok şey tek bir pasta diliminde.
Organik aromalı Chupa Chups şekerleri
“Düşünsek aklımıza kesin gelirdi.” diyeceğiniz bazı şeyler vardır. Bizce bu reklam da onlardan biri. Ancak bizden önce başkası düşünmüş ve basit olduğu kadar dikkat çekici de bir görsel ortaya çıkmış.
Kapanış görselimiz de İzmir’deki bir balık restoranından.
Şehirdeki yerini sıradan bir konum sembolü ile anlatmak yerine somon balığını tercih eden reklam ekibini kutlarız. Sadece yurt dışında değil ülkemizde de güzel reklam kampanyalarına örnek olabilir türden.
Bu kadar gıda ürününden sonra hafiften buzdolabına doğru gitmeyi düşünüyorsanız üzgünüz. 🙂 Markalar, çok güzel reklamlar yapmış, dayanamadık.
Not: Editör, bu çalışmayı hazırladığı geç saatlerde buzdolabının kapısını aşındırdı.
Yaratıcı reklam tasarımları ile ilgili dikkatinizi çekebilecek diğer içerikler: