Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümü Öğretim Görevlisi Veysel Özgür Sağlam‘ın, Nobel ödüllü Fransız yazar ve filozof Albert Camus‘un 1942 yılında yayınlanan ‘Sisifos Söyleni’ kitabından esinlenerek, senaryosunu kaleme aldığı ‘Asla Vazgeçme’ filmi 4,5 ayda, 3 kıtada 16 ödül aldı. Absürt felsefe temelinde psikolojik temalar içeren kısa filmin, 2024 Mayıs’ta başlayan 4 gün süren çekimleri, Bursa Kumyaka, Gölyazı Kilisesi, Milli Parklar Çobankaya, Eskikaraağaç Mezarlığı’nda yapıldı.
Felsefe ve psikolojiye ilgi duyan BUÜ Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümü Öğretim Görevlisi ve 25 yıllık gitar eğitmeni Veysel Özgür Sağlam, Nobel ödüllü Fransız yazar ve filozof Albert Camus’un 1942 yılında yayınlanan ‘Sisifos Söyleni’ kitabını, ‘Asla Vazgeçme’ adını verdiği kısa filmle beyazperdeye aktardı.
Sağlam, senaryosunu kaleme aldığı, yönetmenliğini ve yapımcılığını üstlendiği, “Varoluşun en değerli hazinesi süreçte kalmaktır. Değerli olan başarı ve başarısızlık beklentisi değil devamlılıktır ” mottosuyla çekime hazır hale getirdiği, absürt felsefe temelinde psikolojik temalar içeren filmin, 2024 Mayıs’ta başlayan 4 gün süren çekimleri Bursa Kumyaka, Gölyazı Kilisesi, Milli Parklar Çobankaya, Eskikaraağaç Mezarlığı’nda yapıldı.
Piyanist besteci Aleksandr Mekaev filme özel müzik bestelerken, heykeltıraş Rengin Solmaz da Sisifos heykeli yaptı.
Eşini kaybeden film kahramanının hayatla mücadelesini anlatıyor
Eşini kaybeden film kahramanının, toplumdan uzaklaşıp, hayatta kalmak için beste yapmaya çalışırken, o ruh halinden kurtulmak için verdiği mücadele sırasında yaşadığı absürt olayları algılamasının, kendisini Sisifos efsanesindeki gibi gizemli bir noktaya götürmesini konu alan filmin ana teması ise rahimde başlayan varlığın, ölüm anına kadar birçok absürt zorluklar yaşaması.
“Deneysel sinemanın başyapıtı”
5. Cannes World Film Festival, Fransa’da ‘En lyi Felsefe Film Dalı Kazananı’, 5. Monza Film Festival, İtalya’da ‘En İyi Fantezi Film Dalı Kazananı’, 7. Milano Absurd Film Festival, İtalya’da ‘En İyi Sessiz Film Onur Ödülü’, 4. New York Film & Cinematography Awards, ABD’de ‘On Dakika Altı Kısa Film Resmi Seçki’, 6. Los Angeles Film & Documentary Award, ABD’de ‘Psikoloji Film Dalı Resmi Seçki’, 5. Hollywood Best Indie Film Awards, ABD’de ‘On Dakika Altı Kısa Film Resmi Seçki’, Astropholic Short Film Festival, Hindistan’da ‘En İyi Gerilim Film Dalı Resmi Seçki’, 3. Madras Independent Film Festival, Hindistan’da ‘Eleştirmenlerin Seçimi En İyi Kısa Film Dalı Kazananı’, 9. Jaipur Film World, Hindistan’da ‘10 Dakika Altı Yarı Finalist’, 8. Reale Film Festival-BiMonthly Awards, İtalya’da ‘En İyi İlk Çıkış Onur Ödülü’, 3. Triloka International Filmfare Awards, Hindistan’da ‘En İyi Fantezi Film Dalı Kazananı’, 3. Triloka International Filmfare Awards, Hindistan’da ‘En İyi Yönetmen Jüri Özel Ödülü’, Belgrad International Film Festival, Sırbistan’da ‘En İyi Film Afiş Ödülü’, ‘En lyi Film Müzik Ödülü’, ‘En İyi Film Makyaj Ödülü’ ile 4,5 ayda, 3 kıtada 16 ödül alan ve “Deneysel sinemanın bir başyapıtı ” olarak değerlendirilen film, son alarak, salı günü açıklanan 6. Cannes 7th Art Awards, Fransa’da ‘En lyi Kurgu Film Dalı Resmi Seçki’ye layık görüldü.
“Absürt ve varoluşçu bir film”
Kısa film çekiminin bir bölümünü, doğum ve ölümle ilgili önemli vurguların olduğunu söylediği kilisede yapan Veysel Özgür Sağlam, filmini, “Kilisenin doğum ve ölümle ilgili önemli vurguları vardır. Aynı zamanda bu otantik görünüşü, derinlemesine görünüşü bizi cezbetti. Filmimize çok yakışacağını düşündüğümüz için, bir bölümün burada olması çok önemli olacaktı. Varlık felsefesiyle ilgili bir film. Varlığın başlangıcı, benim için ana rahmine düşme ve aynı zamanda mezarda son bulmayla ilgiliydi. Kalan kısmı ise yaşam, hayat diyerek başladım. Dolayısıyla varlığın başlangıcı ve varlığın bitişi, kilise için de aynı zamanda önemli bir çizgiydi. Aynı zamanda sahnelerimizden bir tanesinde, bir gitaristin hayatında varlıkla ilgili ve kendi içinde yaşadığı yoksullukla ilgili bir dram anlatılıyor. Absürt bir film. Aynı zamanda varoluşçu bir film ” sözleriyle anlattı.
Mezara girerek oyuncusuna nasıl oynaması gerektiğini anlattı
Filmin çekimlerinde mezara girerek, oyuncusuna nasıl oynaması gerektiğini anlatan Veysel Özgür Sağlam, “Bir mezarlık sahnemiz vardı. Bu yaşamda ben de ‘asla vazgeçme’ diyerek, topluma bir mesaj vermek istedim. Çünkü her birimiz bu figürü yaşıyoruz. Yaşamımızda aslında bir yerlerde ve insanlar bir süre sonra, nehir gibi bir yaşam yaşamaya devam ederken, intihar felsefesine yönelebiliyor. Bu konunun çok arttığını görüyoruz. Ben de kendimce bu konuya bir çaba harcayarak, faydalı olmak istedim. Filmimizi bitirdikten sonra, dünyanın çeşitli yerlerindeki festivallere gönderdim. Filmimize farklı konularda; psikoloji, felsefe, sessiz film, fantezi ödülleri, gerilim ödülü gibi değişik ödüller geldi ” diye konuştu. (DHA)
More Stories
Güçlü, özgür kadınlar
16 ilde eğitime kar engeli
Selçuk Demirel’in “Yerle Gök Arasında” sergisi Bursa’da sanatseverlerle buluşacak